30 yıldır devam eden bir hikaye
Bugün Aktütün karakolunu bastılar ve 6 şehit verdik. 92 yılında da 400-500 kişilik bir grupla yine bu karakolu basarak 22 şehit vermemize neden olmuşlardı. Jandarma Komando Asteğmen / Tim komutanı olarak görev yaptığım dönemde birçok defa bu karakola destek için gitmiştim. Dağların arasında , cephesinde bir köy bulunan , karayolu ulaşımı oldukça zor olan bir karakoldur Aktütün. Doğudaki çoğu karakol birbirine benzer zaten , bir kısmında elektrik dahi yoktur jeneratörlerle elektrik sağlanır , bazılarına karayolu ulaşımı imkansızdır ancak skorskylerle ulaşabilirsiniz. Gelelim olayın bazı ayrıntılarına …
Böyle bir 200 kişilik sızma harekatını teröristler istihbarat olmadan kesinlikle yapamazlar. Normal koşullarda ise ısıya duyarlı termal kameralardan dolayı da karakola dışarıdan yaklaşıp gözlemleme imkanları kısıtlıdır. Bu tür olaylarda yakındaki köyde yaşayanlardan mutlaka istihbarat desteği alınmıştır. Orada bulunduğum dönemlerde karakol etrafına sürüsünü otlatmaya gelen hiçbir çobanı yaklaştırmazdık , çobanlar Pkk’ ya karakolun mevzileri , nöbet düzenleri , asker sayısı ve disiplin gibi konularda istihbarat taşırlardı.
Böyle bir saldırı durumunda karakoldaki askerlere dua etmekten başka yapabilecek hiçbir şeyiniz yoktur. Olası yollara mutlaka pusu kurulmuştur , gece yaklaşmanız dost ateşine maruz kalmanız demektir. Skorskyler ise hedefi net saptayamaz , kendileri aksine hedef olurlar.
Buradaki çatışma 6 saatlik bir süreyi kapsamıştır. Bu sürede yapabileceğiniz tek şey teroristlerin etrafında daha geniş bir çember oluşturmaktır ama buna da arazi müsaade etmez.
Böyle bir sızma harekatında bir ya da iki grup uzun menzilli silahlarla sürekli ateş altında tutar. Karakoldaki askerlerin çoğunun ilk defa çatışmaya girmesi ve bu konuda deneyimli olmamasından dolayı oluşacak paniği tahmin ederler. Bu panikle askerler eğitim döneminde öğrendikleri her şeyi unutarak bütün yoğunluklarıyla bu gruba karşı atakta bulunurlar. Oysa bu ateş yoğunluğu bir tuzaktır. Panik yaratılıp dikkat o noktaya yöneldiğinde 15-16 kişilik gruplarla birçok noktadan karakola saldırırlar. Yine burada da karşılıklı bir çatışma yaşanır. Bu çatışma yaşanırken de yine içlerinden 1-2 kişi ayrılarak farklı bir noktadan, sürünerek yaklaşır ve el bombasıyla zaiyat verir.
200 kişilik bir grubun saldırı yaparak hiçbir iz bırakmadan dağılmaları olası değildir. Haberlerde söylenmez ama çoğu yerleşim yerlerine dağılır , 93-94 dönemlerinde birçok defa köylerle , ilçelerle ( Yüksekova ) birlikler arasında çatışma çıkmıştır , o dönemdeki köy boşaltmaların arkasında bu nedenler vardır. Bu konuyla ilgilenen arkadaşlara Osman Pamukoğlu’nun kitaplarını tavsiye ederim
No comments:
Post a Comment