Tercihlerinizin işaret ettiği yön
Nobel ödülleri ve Orhan Pamuk tartışmaları sürerken pazarlama ile ilgili ne kadar az ödül verildiği , halkın ve medyanın bu konuya ne kadar da uzak olduğu geldi aklıma .
Aslında halkımızın çoğu edebiyata da oldukça yabancı ama Orhan Pamuk bu konunun halkımıza değen bir kısmını keşfetti.
Peki, ben meşhur olmak için daha kaliteli yazılar mı yazmalıyım , yoksa “Türkiye’de girişimci yoktur , medyada görünen birkaç kişi devlet desteğiyle zengin olmuş devletcilik politikasının bir parçasıdır “ gibi sözler mi söylemeliyim
Popüler kültüre nasıl dokunabilirsiniz , dokunurken anlam yoğunluğunu nasıl korursunuz ?
Yoksa Orhan Pamuk gibi önce işinizi iyi yapıp , sonra sokağa çıkıp popüler kültürün duyabileceği farklı kelimeler de mi kullanmalısınız ? işinizi iyi yapmak halkın dikkatini çekebilecek vitrini oluşturmadan seyirci toplamıyor mu ? yaşadığı dönemde sefalet çeken , öldükten sonra eserinin kıymeti anlaşılan yazarlar pazarlamayı keşfedememişler miydi?
Siz o.pamuk’a hangi yönüyle dokunuyor , hangi yönüyle tanıyorsunuz onu? Hangi yönüne baktığınız aslında sizin ne olduğunuzun da bir tanımı. Belki kendinizi ayrıştırdığınız “ halk” ile aynı cepheden bakıp , aynı cepheden tanıyorsunuz yazarımızı .
Ben ne olup olmadığımı daha net görmek için bazen bir seçim yaparım ve o seçimi irdeleyerek anlarım ne olduğumu. Örneğin kendinizi bir jüri gibi görün ve bloglar arasında en iyi bloğu seçin .
Eğer Selim Tuncer’in blogunu birinci seçiyorsanız : ayrıntılara inebilen , sosyal ve organizasyon yeteneği olan , güncel konulara duyarlı , insani yönü kuvvetli … bir insansınız demektir.
Siz hangi bloğu seçerdiniz ? Kendinize hiç tercihlerinizin penceresinden baktınız mı ?
Takip
Aslında halkımızın çoğu edebiyata da oldukça yabancı ama Orhan Pamuk bu konunun halkımıza değen bir kısmını keşfetti.
Peki, ben meşhur olmak için daha kaliteli yazılar mı yazmalıyım , yoksa “Türkiye’de girişimci yoktur , medyada görünen birkaç kişi devlet desteğiyle zengin olmuş devletcilik politikasının bir parçasıdır “ gibi sözler mi söylemeliyim
Popüler kültüre nasıl dokunabilirsiniz , dokunurken anlam yoğunluğunu nasıl korursunuz ?
Yoksa Orhan Pamuk gibi önce işinizi iyi yapıp , sonra sokağa çıkıp popüler kültürün duyabileceği farklı kelimeler de mi kullanmalısınız ? işinizi iyi yapmak halkın dikkatini çekebilecek vitrini oluşturmadan seyirci toplamıyor mu ? yaşadığı dönemde sefalet çeken , öldükten sonra eserinin kıymeti anlaşılan yazarlar pazarlamayı keşfedememişler miydi?
Siz o.pamuk’a hangi yönüyle dokunuyor , hangi yönüyle tanıyorsunuz onu? Hangi yönüne baktığınız aslında sizin ne olduğunuzun da bir tanımı. Belki kendinizi ayrıştırdığınız “ halk” ile aynı cepheden bakıp , aynı cepheden tanıyorsunuz yazarımızı .
Ben ne olup olmadığımı daha net görmek için bazen bir seçim yaparım ve o seçimi irdeleyerek anlarım ne olduğumu. Örneğin kendinizi bir jüri gibi görün ve bloglar arasında en iyi bloğu seçin .
Eğer Selim Tuncer’in blogunu birinci seçiyorsanız : ayrıntılara inebilen , sosyal ve organizasyon yeteneği olan , güncel konulara duyarlı , insani yönü kuvvetli … bir insansınız demektir.
Siz hangi bloğu seçerdiniz ? Kendinize hiç tercihlerinizin penceresinden baktınız mı ?
No comments:
Post a Comment