Kiğili imajı ve Abdullah Kiğili röpörtajı
Her karizmatik markanın arkasında, gece gündüz çalışan , ağzında sigara ile düşünen şişko bir patron vardır…
Kiğili markası genç ve karizmatik bir imajı temsil ediyor. Genç olan bununla birlikte rahatlığı da tercih eden genç ve çalışan kesim asıl hedef kitlesi.
Kiğili reklamlarıyla , medyaya yansıyan haberleriyle bu öğeleri kuvvetlendirmeye oynamalı , bu hedefe yönelmelidir. Son dönemlerdeki mağazalaşma ve reklam çalışmalarıyla da bu konumu güçlendirmeye yönelik hareketlerine şahit oluyoruz. Bugüne kadar ise zaten “ cool “ bir duruş sergilemeyi başarmıştı.
Bu “ cool “ duruşu bazen ya patronlar ya da onların oğulları bozar. Geçen gün okuduğum ve görsellerini gördüğüm bir röpörtajda Abdullah Kiğili konuşuyordu. Sektörün gidişatının kötülüğünden bahsediyor , sürekli şikayet ediyor , devletin destek vermesi gerektiğinden vs. bahsediyordu. Hatta muhabir soruyor : Yabancı firmalarda fiyatlar oldukça düştü… Kiğili cevap veriyor : Tabii , her şeyi makineyla yapıyorlar , benim depomda ise 100 kişi çalışıyor…
Burada biraz da sağladığı istihdama vurgu yapmaya çalışıyor ama bu üslup ve tavır bir markadan ziyade bir esnaf üslubunu çağrıştırıyor. Bu söylem ve vitrin markanın imajına zarar verir.
Tüsiad niçin kurulmuştur ? Patronlar söylemek istediklerini markalarına zarar vermeden , imajlarını zedelemeden bir kurum vasıtasıyla dile getirebilsinler diye… A. Kiğili biraz daha geri planda durabilmeyi , röpörtajlarında güncel konulardan uzak durmayı ve daha pozitif bir görüntü vermeyi öğrenmeli
Takip
Kiğili markası genç ve karizmatik bir imajı temsil ediyor. Genç olan bununla birlikte rahatlığı da tercih eden genç ve çalışan kesim asıl hedef kitlesi.
Kiğili reklamlarıyla , medyaya yansıyan haberleriyle bu öğeleri kuvvetlendirmeye oynamalı , bu hedefe yönelmelidir. Son dönemlerdeki mağazalaşma ve reklam çalışmalarıyla da bu konumu güçlendirmeye yönelik hareketlerine şahit oluyoruz. Bugüne kadar ise zaten “ cool “ bir duruş sergilemeyi başarmıştı.
Bu “ cool “ duruşu bazen ya patronlar ya da onların oğulları bozar. Geçen gün okuduğum ve görsellerini gördüğüm bir röpörtajda Abdullah Kiğili konuşuyordu. Sektörün gidişatının kötülüğünden bahsediyor , sürekli şikayet ediyor , devletin destek vermesi gerektiğinden vs. bahsediyordu. Hatta muhabir soruyor : Yabancı firmalarda fiyatlar oldukça düştü… Kiğili cevap veriyor : Tabii , her şeyi makineyla yapıyorlar , benim depomda ise 100 kişi çalışıyor…
Burada biraz da sağladığı istihdama vurgu yapmaya çalışıyor ama bu üslup ve tavır bir markadan ziyade bir esnaf üslubunu çağrıştırıyor. Bu söylem ve vitrin markanın imajına zarar verir.
Tüsiad niçin kurulmuştur ? Patronlar söylemek istediklerini markalarına zarar vermeden , imajlarını zedelemeden bir kurum vasıtasıyla dile getirebilsinler diye… A. Kiğili biraz daha geri planda durabilmeyi , röpörtajlarında güncel konulardan uzak durmayı ve daha pozitif bir görüntü vermeyi öğrenmeli
No comments:
Post a Comment