Merkezi Yönetim
Liderler bir firmayı ya ileri götürür ya da geri , mevcut durumu devam ettiren bir yöneticiye bu güne kadar hiç rastlamadım.
Değiştirmek yeni bir yönetici için varoluş çabasıdır. Yapıyor ve çalışıyor görüntüsünün pratik bir yansımasıdır. Değiştiremeyen yönetici değiştirilir ve bu yüzden bütün yöneticilerde radikal bir yön vardır.
Bir firmanın gerçek çalışanı olmak; kendini ispat, uyum gibi bir süreci kapsayacağından her yeni yöneticiyle birlikte firma değerleri bir sarsıntı geçirecektir. Bu yüzden, çok sık yönetici değiştiren firmalarda, bu sürecin ilk aşaması olan, kendini ispat dönemi, sürekli tekrar eder ve zamanla daha hiyerarşik ve emir komuta zincirini içeren bir yönetim kültürü oluşur.
“ Bana en son yöneticinin ne zaman değiştiğini söyleyin, size o firmadaki yönetim sisteminin ne kadar köklü olduğunu söyleyim ”
------- *** --------
Eğer ortaçağ döneminde yaşasaydık kahraman olmak için iyi bir şövalye olmak gerekecekti , ama ya bugün…
Yeni bir yönetici anlayışı rekabetin sürekli olduğu bu dönemde tehlikeli bir oyundur. Kahraman liderler yeni bir oluşuma neden olurken geçmişle bağınızı kopartır
--------- *** -------
Hiyerarşik yönetim ;
Sanayi dönemine ait olan, emir komuta hiyerarşik yönetim anlayışı bugün için ömrünü tamamlamıştır. Bugün için gemiye asıl hızını veren kaptan değil , tayfalardır. İnsanı yönetim anlayışı yerini insanlarla yönetim gibi yeni bir anlayışa bırakmıştır.
İhtiyaç duyulan şey yeni bir yönetim pratiği değildir. Masaya vurarak yönetme anlayışı yerini gönüllü çaba yaratmaya bırakmıştır. Çalışanlara yakıp tüketilecek bir yakıt , kürek işçileri gibi gören anlayış bugün için gemiyi yürütemez.
Çalışanlar artık değerli bir aktiftir , pahalı bir pasif maliyet değil…
( Askerlikte motivasyon eğlenceleri yapılır. O eğlenceye katılan komutan bir an önce eğlencenin bitmesini istediğini her halinden belli eder , oraya gelmesinin tek nedeni yazılı emirdir ) Yönetmek ve motive etmek de 15 maddelik bir listenin 7. maddesi olarak , ruhsuz bir yöneticinin teorik uygulamaları olmamalıdır. Çalışanlar bunu hemen hisseder , insanların hisleri beyinlerinden kat kat daha üstündür.
Sadakati , uzun iş saatlerini ve itaati ödüllendiren merkezi yönetim içten pazarlıklı , küskün , aldığı kadar çalışan , kuşkucu bir insanlar topluluğu yaratır. Böyle bir yönetim anlayışında çalışan insanlar kendi içinde rekabet eder.
Nerede merkezi bir yönetim ve merkezden ödüllendirme varsa orada merkeze yakın olma kavgası vardır
Takip
Değiştirmek yeni bir yönetici için varoluş çabasıdır. Yapıyor ve çalışıyor görüntüsünün pratik bir yansımasıdır. Değiştiremeyen yönetici değiştirilir ve bu yüzden bütün yöneticilerde radikal bir yön vardır.
Bir firmanın gerçek çalışanı olmak; kendini ispat, uyum gibi bir süreci kapsayacağından her yeni yöneticiyle birlikte firma değerleri bir sarsıntı geçirecektir. Bu yüzden, çok sık yönetici değiştiren firmalarda, bu sürecin ilk aşaması olan, kendini ispat dönemi, sürekli tekrar eder ve zamanla daha hiyerarşik ve emir komuta zincirini içeren bir yönetim kültürü oluşur.
“ Bana en son yöneticinin ne zaman değiştiğini söyleyin, size o firmadaki yönetim sisteminin ne kadar köklü olduğunu söyleyim ”
------- *** --------
Eğer ortaçağ döneminde yaşasaydık kahraman olmak için iyi bir şövalye olmak gerekecekti , ama ya bugün…
Yeni bir yönetici anlayışı rekabetin sürekli olduğu bu dönemde tehlikeli bir oyundur. Kahraman liderler yeni bir oluşuma neden olurken geçmişle bağınızı kopartır
--------- *** -------
Hiyerarşik yönetim ;
Sanayi dönemine ait olan, emir komuta hiyerarşik yönetim anlayışı bugün için ömrünü tamamlamıştır. Bugün için gemiye asıl hızını veren kaptan değil , tayfalardır. İnsanı yönetim anlayışı yerini insanlarla yönetim gibi yeni bir anlayışa bırakmıştır.
İhtiyaç duyulan şey yeni bir yönetim pratiği değildir. Masaya vurarak yönetme anlayışı yerini gönüllü çaba yaratmaya bırakmıştır. Çalışanlara yakıp tüketilecek bir yakıt , kürek işçileri gibi gören anlayış bugün için gemiyi yürütemez.
Çalışanlar artık değerli bir aktiftir , pahalı bir pasif maliyet değil…
( Askerlikte motivasyon eğlenceleri yapılır. O eğlenceye katılan komutan bir an önce eğlencenin bitmesini istediğini her halinden belli eder , oraya gelmesinin tek nedeni yazılı emirdir ) Yönetmek ve motive etmek de 15 maddelik bir listenin 7. maddesi olarak , ruhsuz bir yöneticinin teorik uygulamaları olmamalıdır. Çalışanlar bunu hemen hisseder , insanların hisleri beyinlerinden kat kat daha üstündür.
Sadakati , uzun iş saatlerini ve itaati ödüllendiren merkezi yönetim içten pazarlıklı , küskün , aldığı kadar çalışan , kuşkucu bir insanlar topluluğu yaratır. Böyle bir yönetim anlayışında çalışan insanlar kendi içinde rekabet eder.
Nerede merkezi bir yönetim ve merkezden ödüllendirme varsa orada merkeze yakın olma kavgası vardır