Metro Turizm tesisleri
Bolu tüneli yapılmadan önce yol kenarında durup bir şeyler yiyebileceğiniz yerler vardı. Muhtar’ın yeri gibi klasikleşmiş yerler çoğu İstanbul yolcusunun uğradığı yerlerdi.
Geçiş otoban güzergahına kaydıktan sonra sadece Sebahattin’in yeri adında bir yerin açılmasına izin verildi. Sebahattin’in yeri otobanda karşılıklı iki tesisten oluşuyor.
Ancak , insanların burayı tercih etmelerinin nedeni doğa ile iç içe bir ortam olmasıydı. Yeni bölgede bunu sağlamanız önceki kadar mümkün değil ancak bahçe içinde , dışarıda da yemek yenilecek yerler açılmalıydı. Şu anki mimari önceki anlayıştan çok uzak , herhangi bir firmanın mimarisi tarzında inşia edilmiş. Normal bir Metro tesisiyle bu tesis arasında hiçbir fark yok.
Oysa ağaç evler şeklinde daha ufak bölmeli bir bina modeli uygulanabilirdi , yemekler farklılaştırılabilirdi , hayvanların beslendiği insanların 1-2 dakika ziyaret edebileceği alanlar yaratılabilirdi. Bu tesis kısa sürede müşterisini kaybedecek , Sebahattin’in yeri ismi ise tarihe karışacaktır.
Fiş aldığımda dikkatimi bir nokta daha çekti. Bu yer Sebahattin’in yeri gibi durmasına rağmen Fatura üzerinde Metro Turizm yazıyordu. Yani buranın mülkiyeti Metro Turizm’e aitti.
Otoban yapıldıktan sonra büyük ihtimalle , Metro gerekli izinleri almış , bilinen bir tesisin de isim hakkını almış , önceki müşterileri buraya toplamaya çalışıyor. Metro isim hakkını almayı akıl etmiş ama insanların o bölgeyi tercih etmesinin nedenlerini yakalayamamış.
Pazarlama yolcu taşımaya benzemez.
Takip
Geçiş otoban güzergahına kaydıktan sonra sadece Sebahattin’in yeri adında bir yerin açılmasına izin verildi. Sebahattin’in yeri otobanda karşılıklı iki tesisten oluşuyor.
Ancak , insanların burayı tercih etmelerinin nedeni doğa ile iç içe bir ortam olmasıydı. Yeni bölgede bunu sağlamanız önceki kadar mümkün değil ancak bahçe içinde , dışarıda da yemek yenilecek yerler açılmalıydı. Şu anki mimari önceki anlayıştan çok uzak , herhangi bir firmanın mimarisi tarzında inşia edilmiş. Normal bir Metro tesisiyle bu tesis arasında hiçbir fark yok.
Oysa ağaç evler şeklinde daha ufak bölmeli bir bina modeli uygulanabilirdi , yemekler farklılaştırılabilirdi , hayvanların beslendiği insanların 1-2 dakika ziyaret edebileceği alanlar yaratılabilirdi. Bu tesis kısa sürede müşterisini kaybedecek , Sebahattin’in yeri ismi ise tarihe karışacaktır.
Fiş aldığımda dikkatimi bir nokta daha çekti. Bu yer Sebahattin’in yeri gibi durmasına rağmen Fatura üzerinde Metro Turizm yazıyordu. Yani buranın mülkiyeti Metro Turizm’e aitti.
Otoban yapıldıktan sonra büyük ihtimalle , Metro gerekli izinleri almış , bilinen bir tesisin de isim hakkını almış , önceki müşterileri buraya toplamaya çalışıyor. Metro isim hakkını almayı akıl etmiş ama insanların o bölgeyi tercih etmesinin nedenlerini yakalayamamış.
Pazarlama yolcu taşımaya benzemez.
No comments:
Post a Comment