İyi bir fikir hiçbir işe yaramaz....
Birisine gidip “ sizinle arkadaş olabilir miyim “ demek , iş yapmaz…
“ Ben iyi bir arkadaşım, sizinle arkadaş olmamız size fayda sağlar ” demek de iş yapmaz.
Firmalar bu güne kadar bunu yaptı. İyi olduklarından bahsetti, kendilerini anlattı…
Oysa, arkadaşlığı başlatacak olan ortak bir aktivite , basit bir eylemdir.
Alışveriş merkezleri müşterilerine çekilişle araç verir. Bu promosyonu “ biz hediye araç veriyoruz ”a çevirdiğinizde iş yapmaz. “biz kazandırıyoruz” biçimine dönüştürdüğünüzde de iş yapmaz… tüketiciyle ortak bir eyleme dönüştürebildiğinizde ancak işe yarar. Sosyal bir ortam yaratıp , iletişime geçebildiğinizde akılda kalır.
Biz hep kazananların sevincine odaklanırız ama ya kazanamayanlar ? kazanan bir kişi oysa sizin asıl ihtiyacınız olan geride kalan kazanamayanlar.
Machiavelli yaşasaydı ; kazanamamak da insanı tahrik eder, hırslandırır , derdi…
Oscar wilde yaşasaydı ; aşk gerçek olmazsa nefrete ve öfkeye dönüşür, aşk bir kişiyle oluşur, nefret geride kalan diğerleriyle, öfke yaratmamayı beceremezsen yarattığın aşkın da bir anlamı olmaz, derdi…
İyi bir fikrin hiçbir önemi yoktur… her firma zaman zaman iyi fikirler yakalar, iyi aktiviteler yapar. İyi ve kötü fikirlerin toplamıyla ise ortaya bir tarz çıkar.
Bu fikirleri denerken bazı müşteriler elenir , bazılar kalır.
Kaybetmeden kazandığınız müşteri diye bir şey söz konusu olamaz. Hiç müşteri kaybetmediğinizde önünüzde duranlar da geçicidir , kurduğunuz ilişki anlam kazanamamıştır.
İyi şeyler yapın, bunları yaparken bazıları kötü olacaktır. Kötü olan dahi müşterinizin eleştirel bir düşünceyle sürecinize katılımını sağlar. Kötü fikirlerin dahi bir faydası vardır.
Bugün müşterin için ne yaptın sorusuna iyi ya da kötü yanıtı olmayan bir firma geriye gidiyor demektir. Ne arkadaşı olur ne de düşmanı….
No comments:
Post a Comment