12 September 2010

Referandum'da Kim Kazandı, Kim Kaybetti....

Bu referandumda öncelikle facebook, twitter tarzı paylaşım sitelerinin ne kadar gerçeklerden uzak ve magazinsel kaldıklarını anlamış olduk. Öne çıkan görüntüler, videolar son derece abartılı, birbirini tekrar eden ve gerçek bir veri olarak alınıp, gözlem ve kanaatlerinizi şekillendirmede bir unsur olamayacağını anlamış olduk.

Bununla birlikte bu sosyal paylaşım sitelerinin geleneksel medyalardan farklı olarak doğruluğu sınanmamış birçok yanlış bilgi ve dedikoduyu işleyerek kamuoyu ve kanaat oluşturmada gelecekte etkili olabileceğini gördük.

Yani kısaca faydası sınırlı ama zararı çok fazla olabilir diyebiliriz

Geleneksel medyanın etik dışı olarak kabul ettiği ve işlemekten kaçındığı birçok olayın bu sitelerin kullanıcıları tarafından rahatlıkla işlenebildiğini , bundan sonra etik alanın parçalandığını her şeyin konuşulabildiği, ironi edilebildiği bir döneme girdiğimizi söyleyebiliriz

Kılıçdaroğlunun oy kullanamaması geleneksel medyada birkaç sütun ile geçiştirilebilecekken bu sitelerden en öne çıkan konu olması, bu durumun bu derece işlenmesi bundan sonraki dönem için ilginç ip uçları veriyor

Bundan sonraki dönemde bir firmanın ya da siyasi partinin icraatları kadar üslubu, özel hayatı, en ufak espirileri, hatta yürüyüşü dahi konu edilebilecek, hatta bu konular daha ön plana çıkacaktır

Bundan sonra firmalar müşteriye yaşattıkları birebir olumlu ya da olumsuz olaylarla da gündeme gelecek, geleneksel medyada olduğu gibi bunu kontrol edemeyeceklerdir

Nasıl ki magazin dünyasında sansasyon ön plana çıkıyorsa, firmaların ön plana çıkabilmeleri konuşulabilir bir olayı kurgulamalarına bağlı olacaktır

------------ *** -----------

Anayasanın değişen 26 maddesini incelediğinizde aslında değişen çok fazla şeyin olmadığını görüyorsunuz. Hükümet bu maddeler ile bir anlamda yarı başkanlık sistemine geçiş yapıyor, yasama ve yürütme erkinin gücünü arttırıyor.

Bu aslında türkiye gibi gelişmekte olan bir ülke için olumlu bir adımdır. Çünkü gelişmekte olan bir ülke gelişmiş ülkelerden farklı olarak daha fazla karar almak, icraat yapmak ve hızlı hareket etmek durumundadır. Ancak bu işi yapanın akp olması bir kısım insanı bu gücün suistimal edileceği yönünde kaygıya düşürüyor.

Oysa bu iradenin sivil hükümet tarafına geçmesi, bu konuların tartışılıyor olması böyle bir suistimali beraberinde getirmesine rağmen bizi daha sağlıklı bir zemine taşıyacaktır

Toplumlar hata yapabilmeli , karar vermeli , insiyatifi almalıdır ; diğer tarafta durağan , insiyatifin sivil kanaat elinden alındığı bir hukuk sistemi ile küreselleşen dünyaya uyum sağlamak mümkün olmaz.


---------------- *** --------------

Bu referandumun kazananı akp ; kaybedeni ise mhp , chp ve bdp dir,

Mhp muhalefet yapmak adına tabanı ve değerleriyle zıt düştüğü için kaybetmiştir
Chp kaybedeceğini bildiği bir maçta , bu maçı bu kadar büyütmekle , akp - chp savaşına dönüştürmekle gereksiz bir yenilgi almış , puan kaybetmiştir
Bdp , bundan sonraki süreçte daha reformist kararlar alınmasında söz sahibi olabilecekken , muhalif bir çizgiye kaymış, gereksiz bir cepheleşmeye girerek sadece eleştiri yapabilecek bir konuma kendisini itmiştir
Akp , bu süreçte birçok hata yaptı. Ancak , bu referandumu bu kadar büyütmeyi eğer bilinçli olarak yaptıysa taktiksel bir başarıdır , zira kazanacağınızı bildiğiniz bir zaferi ne kadar büyütürseniz zaferiniz de o denli büyük olur.

Taktik ; tarihte ordu komutanları yaptıkları savaşın ne kadar önemli ve stratejik olduğunu kamuoyuna ve medyaya anlatırlardı, savaş kazanıldığında da abarttıkları ölçüde sivil hayata ve politikaya o denli güçlü dönüş yaparlardı. Napolyon bu taktiği birçok yerde kullanmıştır

TwitterTakip

No comments:

free web site hit counters

Image Hosted by ImageShack.us
 
Image Hosted by ImageShack.us