25 August 2008

İlişkilerde doğru zemin ve pozitiflik



Her şeye evet demeye hazır , el pençe divan duran insanları bilirsiniz. Karşıdaki kişiye gizlice “ ben kendimi sana adadım “ bağlılığı mesajıyla bir şekilde ikna etmeye çalışırlar. Kafadaki soru işaretlerini yok ederek mutlak bir güven aşılamak da bir ikna metodudur. Ancak çoğu kez bu yöntemin işlemediğini düşünüyorum.

Buradaki örnek bir abartı ama her zaman pozitif olmaya çalışan , hayır demeyen politikacı görüntüsündeki satıcıların ikna düzeyleri oldukça düşüktür. Her şeyden önce bu genel tavır ve nedensizlik davranışlarınızı anlamsızlaştırır.

Kalbini kırdığınız bir arkadaşınızı düşünelim. Aklınız sürekli onda kalır ve telafi etmek için uğraşırsınız. İlişki gayet iyi gitti ve tam bir mütabakat oluştuysa nokta koymak ve düşünmemek için de bir nedeniniz olur.

İlişkide oluşan soru işaretleri , tereddütler karşıdaki insanını sizi düşünmesi ve tekrar iletişime geçmek için bir fırsattır. Bu soru işaretlerinin ve tereddütlerin giderilerek ilerlenmesi ilişkiyi daha sağlam bir zemine taşır.

Her konuda anlaştığınız insanlar size sıkıcı ve samimiyetsiz gelir. Mutabakat dediğimiz şey problemlerin giderilmesiyle sağlanan bir ilerlemedir. Diğerini kayıtsızlık olarak adlandırmak daha doğru olur.

iyi ilişki kurma potansiyeliniz olan birisiyle mutlaka elle tutulur problemleriniz oluşur. Eğer hiçbir problem yoksa iyi bir ilişki için doğru zemin yok demektir.

Buradan yola çıkarak satış kitaplarında bahsedildiği gibi sürekli pozitif olma , hayır dememe gibi politik bir satıcı yaklaşımını reddediyorum. Bırakın problemler oluşsun , bu problemler üzerine kafa yorun ve müşterinizle birlikte emek harcayın. Bu çaba sizi daha çok birbirinize yaklaştıracaktır.

TwitterTakip

No comments:

free web site hit counters

Image Hosted by ImageShack.us
 
Image Hosted by ImageShack.us