Değişimi yönetebilmek
Değişim , kulağa hoş gelen , pozitif anlamlar taşıyan , bununla birlikte uygulanana baktığımızda ; her yeni yöneticinin beraberinde getirdiği bir çeşit eskiyi yıkma projesidir. Çoğu firmada doğru ya da yanlış olduğu sorgulanmaksızın yeni bir heyecan katmak için eski yeniden inşa edilir. Değişim bir anlamda değiştirmektir.
Yeni bir başlangıç yapmanın , böyle bir enerji vermenin en iyi yolu eskiyi sonlandırmaktır. Birçok firma zaman zaman kendi miskinliklerinden kurtulup , yeni bir değişim rüzgarı yakalamak için eskiyle iplerini kopartma yolu seçer. Mevcut çalışanlara verilen güvensizliğin maliyeti hesap edilmez.
Yıllar önce firmaya yeni getirtilen bir yönetici kürsüye çıkıp şöyle seslenmişti : her şeyi değiştireceğiz … Bu yöneticinin firmanın değişime ihtiyacı olduğunu analiz etmeden böyle bir önyargıyla hareket etmesi , o zamanlar çok dikkatimi çekmişti. Değişime bu kadar güdümlü olmak firmayı bir yap boz oyununa çevirerek güçlü yönlerini de zayıflatmış , çalışanların duyduğu güveni ve bağımlılığı da azaltmıştı.
Bugün için, firmaların çoğunda vizyonumuz başlığı altında tabelalar asılıp değişim övülmekte. Değişim bu şekilde bilinçten uzaklaşıp bir koşullama haline geldikçe firma gelenek ve kültürünü yok eden , dokusunu tahrip eden bir rüzgara dönüşebilmekte.
Koşullanmış değişim , eskinin yok edildiği, yeninin ise oluşturulamadığı bir boşluk doğurur.
Takip
Yeni bir başlangıç yapmanın , böyle bir enerji vermenin en iyi yolu eskiyi sonlandırmaktır. Birçok firma zaman zaman kendi miskinliklerinden kurtulup , yeni bir değişim rüzgarı yakalamak için eskiyle iplerini kopartma yolu seçer. Mevcut çalışanlara verilen güvensizliğin maliyeti hesap edilmez.
Yıllar önce firmaya yeni getirtilen bir yönetici kürsüye çıkıp şöyle seslenmişti : her şeyi değiştireceğiz … Bu yöneticinin firmanın değişime ihtiyacı olduğunu analiz etmeden böyle bir önyargıyla hareket etmesi , o zamanlar çok dikkatimi çekmişti. Değişime bu kadar güdümlü olmak firmayı bir yap boz oyununa çevirerek güçlü yönlerini de zayıflatmış , çalışanların duyduğu güveni ve bağımlılığı da azaltmıştı.
Bugün için, firmaların çoğunda vizyonumuz başlığı altında tabelalar asılıp değişim övülmekte. Değişim bu şekilde bilinçten uzaklaşıp bir koşullama haline geldikçe firma gelenek ve kültürünü yok eden , dokusunu tahrip eden bir rüzgara dönüşebilmekte.
Koşullanmış değişim , eskinin yok edildiği, yeninin ise oluşturulamadığı bir boşluk doğurur.
No comments:
Post a Comment