11 February 2007

Satış sadece satıcılara bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir


Bu klasik söz özellikle satış departmanı için daha fazla geçerlidir. Satıcılar müşteriyi daha iyi anlamak için empati kurmaya , problemlere müşterilerin gözüyle bakmaya çalışırlar. Bu ise zamanla satıcıları üretim ve şirket gerçeklerinden uzak bir bakış açısıyla hareket etmelerini sağlayabilir. Satıcı bilinçaltında her sorunun yanıtı “ müşteri acaba ne düşünür “ haline geldikçe, müşteri menfaati ve firma menfaati ayrımı netliğini kaybedebilir.

Pazarlama, müşteri gerçekliğini ve firma gerçekliğini aynı zamanda yakalamak zorunda olan alandır. Satıcı, müşteri menfaatini ve firma menfaatini yine aynı zamanda kollamak zorunda olan kişidir. Bir muhasebeci ise sadece firma menfaatini kollayan ,hedef koymayıp fotograf çeken , terazinin tek tarafına yığma yapan kişidir. İşte bu yüzden pazarlama ve satış hedef koyarak sürekli kendini aşma ve bunu da terazinin diğer kefesini gözeterek yapması yönüyle diğer departmanlardan ayrılır.

Bir firmada departmanlar arasında en çok anlaşmazlığa düşen , tartışma yaşayan bölümlerin başında satış departmanı gelir. Firma bir karar alırken üretim , maliyet , kaynaklar gibi unsurları baz alır ; bunun karşısında ise aynı menfaat denklemlerine göre düşünen müşteri vardır. İşte bu iki karar mekanizmalarının en uçlarında satıcılar bulunur ve bu iki menfaat kutbunu birleştirmek , satıcının işidir.

Pazarlamanın şirketin bütününden ziyade bir bölüm tarafından yürütülmeye çalışılması , bir ürünü üretmek sonra da ürettiğiniz o şeye müşteri bulmaya benzer. Pazarda “en iyisi bizde ” şeklinde bağırmak ile böyle bir pazarlama anlayışı arasında fark yoktur. Satıcılık ve pazarlama sadece bu bölümlere bırakıldığı sürece sesiniz yettiğince bağırmak zorunda kalırsınız.

TwitterTakip

No comments:

free web site hit counters

Image Hosted by ImageShack.us
 
Image Hosted by ImageShack.us